Senin neyine bir şeyler yapabilmek için çırpınıp durmak. Yıllarca belediyeden helal haram gözetmeden mamalananların mamalarını kesmeseydin. Tıraşçı takımının istediklerini yerine getirseydin senden iyisi olmayacaktı.
Senin yaptığın her güzel işten sonra birilerinin kudurduğunu görmek bana o kadar keyif veriyor ki bunu anlatamam. Yıllarca kör gözle Yenişehir sokaklarında gezen, yıllarca ilçenin çamurunu tozunu görmezden gelen, ilçeyi bok götürürken bile güllük gülistanlık gösteren zihniyet şimdi akılları sıra seni eleştirmeye çalışıyor.
Eleştirecek konu da bulamayınca ne yapsınlar ittifak ettiğiniz parti ile aranı açmaya çalışıyorlar.
Sende hala yanlış üstüne yanlış yapmaya devam ediyorsun.
Seni anlamsızca eleştiren zihniyetin istediklerini ver emin ol doğum gününde belediyeye gelip senin için pasta bile keserler. Emin ol en yakınından bile daha fazla Davut Aydın’cı olurlar.
Böyle samimiyetsiz insanların diline düşüyorsun ya inan üzülüyorum.
Yıllarca ciddi bedeller ödemeye razı olup Pancar Kooperatifinin yerini iktidar avantajlarına rağmen alamayanlara inat sen hiçbir bedel ödemeden alırsan olacağı bu elbette.
Oto Test Merkezinde bulunan bir işletmeye ait yaklaşık 25 milyonluk demiri hiçbir bedel ödemeden belediyeye kazandırırsan olacağı bu elbette.
Yıllarca pislik içinde olan, dönem dönem sadece Belediye Başkanlarının eğlence mekanı olan su deposuna harika bir düğün salonu kazandırırsan olacağı bu elbette.
Yüzde 30’u tamamlanan ve inşaatı duran, mahkemelere düşen MATAY spor tesislerini yaptırıp Yenişehir’in prestij projesi yaparsan olacağı bu elbette.
İktidar avantajlarına rağmen Balbasultan parkı. Kozdere çamlığı, kapalı Pazar yerini yaptıramayanlara inat sen yaptırırsan olacağı bu elbette.
AKP’nin ilk Belediyesi olmasına rağmen merkezi iktidardan yeteri kadar hizmet alamayan ilçeye merkezi iktidardan her gidişte bir şeyler almayı başarırsan olacağı bu elbette.
İlçeye bir çok spor tesisi kazandırırsan, gençlere sporu ücretsiz yaptırırsan, yaz spor okullarını binlerce öğrenciye malzemeleri dahil ücretsiz yaparsan, Belediyenin bütün imkanlarından 18 yaşından küçükleri hiçbir ücret almadan yararlandırırsan, dönem dönem öğrencilere dolmuş dolmuşları bedava yaparsan olacağı bu elbette.
İlgisizlik ve takipsizlikten yıllarca mahkemelerde sürünen ve hiçbir yatırımcıyı ruhsat veremeyeceğin için davet edemediğin Organize Sanayi Bölgesinin sıkıntısını bitirmek için gece gündüz çalışıp bu sıkıntıyı bitirdiğin ve yeniden OSB’nin önünü açtığın için elbette eleştirileceksin.
OSB’deki sıkıntının biteceğini biliyordun. Ah Davut Aydın Ah… gidip oradan birkaç parça ucuza tarla kapatıp büyük paralara satsaydın şimdi seni kimse eleştirmezdi. Hatta önünde kırk takla atarlardı. En büyük şakşakçın onlar olurdu.
Ama sen yanlış yaptın. Bu ilçeye ne yaptın ki sen.
Binlerce işsize iş verdirmeye çalıştın ki şu an yanılmıyorsam göreve geldiğinden bu yana 1748 kişinin istihdamını sağladın. Sana ne senin işin mi bu. Gününü gün etmek varken, Belediye Başkanlığının tadını çıkarmak varken sen boş boş işlerle uğraşıyorsun. Sana mı kaldı sanki Bursa’da tek akıllı durak yapan belediye olmak.
Sana mı kaldı Osmangazi Lisesini yıktırıp yerine adam gibi meydan yapmak.
Sana mı kaldı 18 tane taşınmazı Belediyeye kazandırmak. Millet satarken sen alma derdine düştün. Bu kadar büyük hata olur mu?
Sana mı kaldı salgın döneminde maske üretip insanlara maske dağıtmak, test sonuçları pozitif çıkan yaklaşık 3 bin vatandaşın evine hijyen, temizlik ve meyve götürmek. Salgın döneminin ilk günlerinde binlerce insana gıda maddesi ve kapı kapı etmek dağıtmak senin işin mi?
Gitmişsin kooperatifleri bir araya getirip sebze pazarındaki depolarda büyük marketlere sebze pazarlamışsın. Çiftçinin ürününün yok pahasına satılmasına engel olmuşsun. Bu senin işin mi?
Duyduğuma göre pandemi döneminde dağıttığın tüm gıda paketlerini mahalle bakkallarından ve yerel esnaftan almışsın. Üç harfli marketler dururken sen kendi esnafını neden kalkındırıyorsun ayıp değil mi senin yaptığın.
Ayrıca Belediyeye iş yapan Yenişehirli esnafları hiç mağdur etmiyormuşsun. Üstelik bayram öncelerinde tüm Yenişehirli esnafların borçlarının tümünü ödüyormuşsun. Çok iyi biliyorum Yenişehirli esnaf alacaklarını alamadığı için Belediyeye iş yaptıramıyordu. Esnaf alacağını tahsil edebilmek için belediye başkanlarının karşısında el pençe divan durur sanki borç istermiş gibi yalvarırlardı. Sende öyle yapsaydın ya.
İşte yapmazsan böyle yaparlar adamı.
Senin en büyük hatanı söyleyeyim mi Davut Başkan. Sen çok mütevazisin. Çocukla çocuk, yaşlıyla yaşlı, gençle genç oluyorsun. Sokakta gördüğün yaşlı bir teyze kim olursa olsun elini öpüyorsun. Ne kadar ayıp. Belediye Başkanı dediğin küçük dağları ben yarattım edası ile gezen sokaklarda. Hatta gezmez makam arabasından dışarıya bile bakmaz. Ben bir bakıyorum gençlerle halı saha maçındasın, bir bakıyorum voleybol oynuyorsun, bir bakıyorum bir engellinin evinde dizlerinin üstüne çökmüş engelli çocukla oyun oynuyorsun. Böyle Belediye Başkanlığı olur mu?
Bu konular böyle uzar gider. Yazı dizisi yapmaya kalksak günlerce yazmamız gerekir.
Sen yine de bu kardeşini dinle. Maması kesilenlere kesenin ağzını aç. Tıraşçılara istediklerini ver bak gör nasıl bir anda Davut’çu kesiliyorlar.
Neyse söyleyecek çok şey var da bazen susmak en güzeli. Son söz olarak sana şunu söylemek isterim. Sen dosdoğru yoldasın. Adaletlisin, dürüstsün, meyve veren bir ağaçsın. Bu nedenle taşlayacaklar elbette. Bırak taşlasınlar. Onların attığı taşlar seni ne zedeler ne de yaralar. Onları bu toplum iyi biliyor. Sıkma canını ‘İT ÜRÜR KERVAN YÜRÜR’
